Burada yaşamak vardı:
İHSANİYE KÖYÜ
1880 yılında Bosna’dan gelen Müslüman aileler tarafından kurulan İhsaniye Köyü’nün sakinleri, aradan geçen yıllara rağmen gelenek ve göreneklerini terk etmiyor.
Karamürsel için ‘huzurun başkenti’ denilmesi boşuna değil… Bu şirin ilçe mavi ve yeşilin kucaklaştığı bir cennet parçası adeta. Pırıl pırıl denizi, mavi bayraklı plajları, hareketli sahil şeridi, yemyeşil tabiatı, bereketli toprakları ve doğallığını hiç kaybetmemiş köyleriyle her köşesi ayrı güzel.
Karamürsel’in güney sahillerini aratmayan sahil bandında dilediğiniz gibi bir gün geçirebilirsiniz, elbette… Ama asıl istediğiniz doğanın güzellikleri içinde kaybolmak, benzersiz bir manzara eşliğinde seyahat etmek, yeni yerler görüp yeni insanlarla tanımaksa, bunun için de Karamürsel size yeter.
O halde bu hafta sonu rotanızı Karamürsel’in köylerine çevirin ve her biri birer masal diyarını andıran zümrüt yeşili köylerden birini ziyaret edin. Gezinize, 140 yıllık geçmişiyle geleneklerinden hiç kopmadan yaşayan İhsaniye Köyü’nden başlamaya ne dersiniz?
140 YILLIK GEÇMİŞ
İhsaniye, Karamürsel’e 16 kilometre mesafede, 85 haneli, küçücük ama son derece şirin bir Boşnak köyü. Çiçekli bahçelerin içindeki tek katlı evleri, meyve bahçeleri, yemyeşil doğası ve sıcakkanlı insanlarıyla görenlere ‘burada yaşamak vardı’ dedirten bir güzelliğe sahip.
İhsaniye, bundan yaklaşık 140 yıl önce Hersek'in Stolac iline bağlı Korneiç Köyü’nden gelen Boşnaklar tarafından kurulmuş. 1875 yılında Berlin Antlaşması’ndan sonra Bosna’da çıkan olaylar üzerine Müslümanlar, anayurtlarını terk etmek zorunda kalmış ve II. Abdülhamit zamanında da İstanbul’a gelmiş.
Köyün kurucu ismi Hacı Ömer Ağa da İstanbul’a göç edenler arasındaymış. Hasan Efendi ve Mustafa Efendi ile beraber II. Sultan Abdülhamit tarafından sarayda muhafız olarak görevlendirilen Hacı Ömer Ağa’ya daha sonra, yine padişah tarafından İhsaniye Köyü’nü kurma görevi verilmiş.
Köy kurulduktan sonra Hacı Ömer Ağa, diğer hemşerilerini de bu köyde toplayarak yaşamlarını sürdürmelerini sağlamış. Hacı Ömer Ağa’nın topladığı aileler arasında Bizoviç Ailesi, Hüsriç Ailesi, Merhemiç Ailesi, Bilali Ailesi, Mişoviç Ailesi, Avdiç Ailesi ve Birzina Ailesi başta bulunuyor.
GELENEKLERİNİ YAŞATIYORLAR
Anayurtlarından kopmalarının ardından geçen uzun zamana rağmen İhsaniye Köyü’nde Boşnak kültürü ve Boşnakça hiç unutulmamış. Köy, geçmişten günümüze hem tarihi hem de gelenek ve görenekleriyle bugün de Karamürsel’in değerleri arasındaki önemini koruyor.
Bosna’dan gelen Müslüman aileler tarafından kurulan İhsaniye Köyü’nde yaşayan aileler adetlerine hala sıkı sıkıya bağlı. Hala neredeyse tüm evlerde Boşnakça konuşuluyor, İhsaniye halkı ana dillerini çocuklarına da öğreterek, kültürlerinin kaybolmadan devam etmesini sağlıyor.
Kültürel değerlerini koruyan ve bunu nesilden nesle aktaran aileler için Boşnak böreğinin yeri ise bambaşka. Becerikli Boşnak hanımları tarafından, elde incecik açılan yufkalarla yapılan Boşnak böreği, taş fırınlarda pişiyor ve tadı yiyen herkesin damağında kalıyor.
Karadeniz ikliminin etkisi altındaki İhsaniye, bu iklimin en güzel avantajı olan mis gibi havası ve yetiştirilen ürünlerle meşhur.
Köyün en önemli geçim kaynağını ise tarım ve hayvancılık oluşturuyor. İhsaniye Köyü’nün bereketli topraklarında mevsimine göre her türlü meyve sebze yetişiyor.
