ORDA BİR KÖY VAR UZAKTA
YALAKDERE
Hakkari’de hain bir saldırıda şehit düşen piyade çavuş Hüseyin Güldal’ın köyü Yalakdere, hem tarih hem hüzün kokuyor.
Belde belediyelerin kapatılmasıyla birlikte statüsü değişen Yalakdere, yemyeşil doğanın ortasında şirin mi şirin bir mahalle. İlçe merkezine 17 kilometre mesafede konumlanan Yalakdere, Karamürsel-İznik Karayolu üzerinde olması nedeniyle oldukça gelişmiş bir mahalle.
Güneyinde Kızderbent, doğusunda Akçat, batısında Semetler köyüne komşu olan Yalakdere; benzinliğinden marketine, marangozundan nalburuna kadar her ihtiyaca yönelik dükkanların bulunduğu; geniş köy meydanı ve tarihi değerleriyle Karamürselimizin en önemli mahallelerinden biri.
Gelişmişliğinden ötürü çevre köylerden insanların sıklıkla gelip alışveriş yaptığı Yalakdere’de sürekli bir insan sirkülasyonu var.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde adı ‘Yalak Ovası’ olarak geçen, 1924 mübadelesi sonrası Selanik göçmenlerinin gelip yerleştiği Yalakdere nüfusunun yüzde 70’ini Selanik göçmenleri, yüzde 30’unu da Boşnak göçmenleri oluşturuyor.
ATATÜRK KARŞILIYOR!
Köye ulaşım kolay.
Karamürsel merkezden Yalakdere Kooperatifi’ne ait araçlarla köye gelmek mümkün. Her yarım saate bir araçlar köye hareket ediyor ya da köyden şehre iniyor.
Köye adım attığınız andan itibaren meydanda sizi Gazi Mustafa Kemal Atatürk karşılıyor!
Köy meydanında bulunan Atatürk büstünün
yanı başındaki çınar ağaçlarının gölgesinde soluklanan köylüler, güneş batana kadar burada sohbet ediyor, komşuluklarını pekiştiriyor, anılarını gelen giden yabancılara anlatıyor.
Köyün yaşlıları, köyün tarihi hakkında bilgi almak isteyenler için adeta birer ansiklopedi.
EN GENÇ MUHTAR
Yalakdere’nin genç bir muhtarı var; Samet Ertanal.
Köylülerin isteği üzerine muhtarlık seçimlerine katılmış ve 30 yaşında muhtar olmuş. Karamürsel’in en genç muhtarı Samet Ertanal.
Köyü ile yakından ilgileniyor, köyüne dair tarihi araştırmalar yapıyor. Muhtar Ertanal, gelecek nesillere güzel bir arşiv bırakmanın derdinde. Yaptığı araştırmaların birer nüshasını Karamürsel Kaymakamlığı’na teslim etmiş.
Muhtar Ertanal, Karamürsel merkezde ikamet eden 640 hanenin Yalakdereli olduğunu söylüyor.
Yaz aylarında hem şehir merkezinde yaşayan Yalakdereliler’in hem de İstanbul’dan azımsanmayacak sayıda insanın köye geldiğini belirtiyor.
Yalakdere’nin doğal güzelliğine kayıtsız kalamayan İstanbullular’ın köyden arsa satın alıp ev yaptığını, yaz aylarını burada geçirdiğini, bağını bahçesini ekerek doğal beslendiğini, temiz havasından yaralandığını kaydeden muhtar Ertanal, “Köyümüze olan ilgi hiç bitmiyor” diyor.
Yaptığı tarihi araştırmalar neticesinde köyün isminin hikayesini bulan muhtar Ertanal, “Köyün bilinen en eski adının Yalak Ova olduğu düşünülüyor. Osmanlı döneminde İznik’in ve İzmit’in fethinden sonra ele geçirilen Yalak Ova’nın o dönemki sahibinin Yalkonia adından bir kadın olduğu sanılıyor. Bölge ismini bu kadından almış” diyor.
Köyün ortasından geçen ve köyü ikiye bölen dere nedeniyle de zaman içinde köyün adı Yalakdere olarak değişmiş…
ÇİFTÇİLİK VE HAYVANCILIK
Yalakdere sakinleri geçimini çiftçilik ve hayvancılık yaparak sağlıyor.
Meyve yetiştiriciliğinin yanında verimli tarım arazilerinde yetişen kuru fasulyesiyle meşhur olan Yalakdere, kurutularak toz haline getirilen biberiyle de ünlü.
Köyde geçmişte ipek böcekçiliği ve tütün yetiştiriciliği de yapılıyormuş.
Ancak iklim şimdilerde ipek böcekçiliğine elverişli değil, tütün yetiştiriciliği ise yasak.
YAZIN NUFÜS ARTIYOR
Yalakdere; yüz ölçümü küçük, nüfusu yoğun bir mahalle olmasıyla dikkat çekiyor.
250 hanenin sürekli yaşadığı Yalakdere’de yaz aylarında nüfus iki katına çıkıyor.
Şehir hayatının gençler arasında daha cazip olması ve tarımsal faaliyetlerin azalması nedeniyle köy nüfusu kışın azalıyor, yazın ise tersi bir durum söz konusu.
Şehir hayatının stresinden bunalan ve aslen Yalakdereli olup Karamürsel merkeze ya da çevre ilçelere yerleşen vatandaşlar, yaz aylarında köylerine dönüp bir müddet burada yaşıyor, tarlasını ekiyor, doğal yaşamın tadını çıkarıyor.
ŞEHİDİMİZİN KÖYÜ
Yalakdere’nin hüzünlü bir yanı da var.
Hakkari’nin Çukurca ilçesinde 7 yıl önce PKK’lı teröristlerin saldırısında şehit düşen 24 askerden biri Karamürselli piyade çavuş Hüseyin Güldal idi.
Cennet mekan merhum şehidimizin köyü olan Yalakdare, bu yönüyle ayrı bir anlam kazanıyor.
Şehidimizin babası ve annesinin yaşadığı Yalakdere, sık sık devlet büyüklerinin de ziyaretlerine mahzar oluyor.
Şehidimizin adını yaşatmak adına devletimiz Karamürsel’de bir ortaokula şehidimizin adını verdi. Karamürsel 4 Temmuz Şehit Hüseyin Güldal Ortaokulu’nda okuyan çocuklarımız, vatan toprağı için canını veren şehidimize her gün rahmet okuyor.
Evladımız Hüseyin Güldal gibi vatan ve bayrak sevdasına şehit düşen tüm askerlerimizin ruhu şadolsun.
TARİHİ ÇINAR AĞACI
Yalakdere yüzlerce yıllık tarihi değerlere de sahip.
Mesela tarihi çınar ağacı…
Çınar ağacının gövdesi devasa büyüklükte.
Köye gelen yabancıların muhakkak görmek istediği, hatta defalarca deklanşöre basarak fotoğraflarını çektiği tarihi çınar ağacı, heybetiyle görenleri şaşkına çeviriyor.
Bu heybetli yapısı nedeniyle köyü daha cazip kılıyor tarihi çınar ağacı.
Çınar ağacının hemen yanı başında bir çınar çeşmesi de varmış. Lakin zaman içinde çeşmeye gelen kaynak kuruyunca, çınar ağacı yalnız kalmış.
Yine Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından korunma altına alınmış tarihi evlerinin de bulunduğu Yalakdere, bu tarihsel yönüyle de dikkat çekiyor.
KÜLTÜR MERKEZİ VE HALI SAHA
Köyün bir ilkokulu, bir de ortaokulu mevcut.
Ortaokuldan sonra gençler şehir merkezine ya da çevre ilçelere gidip lise öğrenimini tamamlıyor.
Karamürsel Belediye Başkanı İsmail Yıldırım, köyün eksikleriyle yakından ilgileniyor.
Köye bir kültür merkezi ve çim halı saha kazandıran başkan Yıldırım, köylülerin en çok sevdiği ve güvendiği isim.
Köyün tüm cemiyetleri, toplantıları kültür merkezinde yapılıyor.
Spor sahası ise köyün gençleri ve çocuklarının en çok vakit geçirdiği alan.
Köyün amatör futbol takımı Yalakdere Spor Kulübü’nün gençleri, sık sık halı saha maç yapıyor.
Kim bilir belki geleceğin Tugay Kerimoğulları, Metin Tekinleri ya da Metin Oktaylar’ı, Yalakdere’den yetişir…
DİKİŞ NAKIŞ KURSLARINA GİDİYORLAR
Köyün kadınları kış aylarında Karamürsel Halk Eğitim Merkezi’nin ve belediyenin açtığı kurslarda el işi öğreniyor.
Dikiş nakış kurslarına giderek kendilerine bir uğraş edinen kadınlar, sadece bununla da kalmıyor.
Köydeki tarımsal hayatın içinde olan kadınlar, bağ/bahçelerinde yetiştirdikleri meyve ve sebzeleri organik beslenmek isteyen vatandaşlarla buluşturuyor.
Aslında kadınlar geçmişte halı dokumacılığı da yapıyormuş ancak şimdilerde bu iş pek revaçta değil. Daha çok dikiş nakışla ilgileniyor kadınlar. Belki daha az